Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı
8 Mayıs 2020 Cuma
altı harf iki hece
En zor olan başlangıçlardır. Ben de en zor yerdeyim. Kelimelerin kifayetsiz kaldığı o an: başlangıç. Devam etmek kolaydır. Yükümlülüklerini bilmek kafidir çünkü. Oysa başlamak öyle mi? Yeni bir karar, yeni umutlar, geride kalanların içimizde bıraktığı ufak ama can alıcı kıvılcımlar... Gelgelelim benim neye başlamak istediğime. Benim istediğim görünen yüzlerle yetinmemek. Herkes olmamak belki de. Farkında olabilmek güzelliklerin. Hayatı sevmeyenler, görünenin ardındaki gerçeğe ulaşmayı denemeyenlerdir. Oysa hakikate odaklananlar, aldıkları her nefesin hakkını verenlerdir. Ben de aldığı her nefesin hakkını vermeye çalışanlardanım. En sevdiğim çiçeğin kaktüs olmasının sebebi budur belki de. Lilyumu sevebilirdim herkes gibi. Kokusu beni de büyüleyebilirdi. Ama beni etkileyen geçici bir büyü değil, herkesin baktığında diken gördüğü, kimsenin gerçekten anlamını kavrayamadığı güzide bir bitki oldu. İlk bakışta çekici değildir kaktüs. (Ne demiş Nazım: "İlk bakışta değil son bakıştadır aşk.") Onun güzel kokan çiçekleri yoktur. Gösteriş değildir onun simgesi. Güçtür, dayanıklılıktır. Şartlar ne olursa olsun bir yolunu bulur yaşama tutunmanın. Pes etmek değildir onun felsefesi. Mücadeledir. Hiçbir karşılık beklemeden yanınızdadır. Muhtaç değildir kimseye. İhtiyacı yoktur kendinden başka birine. Kendi kendine yetebilmenin canlı örneğidir o. Kimseye zarar vermeden, saflığını kaybetmeden de yaşama tutunulabileceğinin kanıtıdır. En sevdiği olmak zordur birinin. Zoru başarabilendir kaktüs. Görmezden geldiğimiz kaktüs bile hayata bu kadar sıkı tutunurken, insan nasıl tutunur yaşama? Ne kadar göğüs gerebilir zorluklara? Şikayet etmek daha kolay gelir insanlara. Söylenip dururlar her durumda. Görmek istemezler zorlukların ardındaki güzellikleri. Hegel diyalektiğini görmezden gelmek, hayatı ıskalamaktır bir nevi. Antitezler olmasaydı ne anlamı kalırdı tezlerin? Mutsuzluk olmasa yarım kalmaz mıydı mutluluk? Çirkinlik olmasa anlamı kalır mıydı güzelliğin? Sonlar olmasa olur muydu başlangıçlar? Ben de şimdi başlangıcı var eden sondayım. Başlangıç gibi son da zormuş. Ne kadar anlatırsam anlatayım anlattıklarım anlamak istediğiniz kadar olduğu için belki de. Aynı, hayatın yaşamak istediğiniz kadar olması gibi...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder