Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

15 Kasım 2023 Çarşamba

sıfır noktası

Bir şeyi mükemmel yapma isteğinin sonucudur çoğu zaman ertelemek. En doğru anı bekleriz her zaman başlamak için. En doğru an olabilirmişçesine... En çok da bu düşünce hayatımızdan çaldırır bize. Ufak ufak ilerlemektense kocaman adımlar atmak ve hemen bir sonuç görmek isteriz. Eğer bu mümkün olsaydı ne anlamı kalırdı ki hayat yolculuğunun? Önemli olan, karar verdiğimiz şeylere yavaş yavaş ilerleyebilmek aslında. Peki bize engel olan ne? “Ya hep ya hiç” diye düşünmek belki de. Bir şeye başlamak istediğimizde pazartesi olmasını beklemek gibi biraz. Mükemmele ulaşma arzusunda sıfır noktasının en iyi başlangıç olduğu inancı… Oysa başlamak için en doğru zaman, içinde bulunduğumuz andır. O anki koşulların el verdiği kadarıyla ilk adımı atmak ve sonrasında koşulları istediğimiz hale getirmek için durmadan çabalamak… Çabalamayı aksattığımız günler olsa da sürece devam etmek… Bazı günler sürecin sekteye uğraması bizi sıfır noktasına geri götürmez. Hayatta ancak her şeyi planladığımız gibi ve günü gününe yapamayacağımızı kabul edersek ilerlemeyi sürdürebiliriz. Aksi takdirde yapmak istedikleri için çabalamak yerine bahane üreten milyonlarca insandan biri olabiliriz yalnızca günün sonunda. Neticede kim olduğumuzu yapılacaklar listemiz değil, o listedeki maddelerin kaçı için harekete geçebildiğimiz belirler. Ne demişler: “İnsan yaptıklarıdır, yapmak istedikleri değil.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder